Geldik incelemesini merakla beklediğim Dallas’a, malum artık bizim dilimize yerleşmiş bir kelime var. “Dallas gibi“. Bilenler bilir 1978-1991 yılları arasında 14 sezon yayınlanmış Amerikan televizyon dizisidir. Benim ömrüm yapımı görmeye yetmiyor ama özellikle televizyonun ülkemizde yaygınlaşmaya başladığı zamanlarda, günümüzün orta yaş ve yaşlı kesiminin severek izlediği bir dizi olmuş. Hatta bazı söylentilere göre Dallas’ın olduğu günler sokaklar boşalır herkes televizyon olan yerlere doluşurmuş.
Tür: Dram
Oyuncular: Josh Henderson, Jesse Metcalfe, Jordana Brewster
İlk Sezon Bölüm Sayısı: 10
Dizinin Konusu
İşte Dallas‘ın bitiminden yaklaşık 20 yıl sonra bu dizi yeniden, eski oyuncu ve karakterlerini de içine alacak şekilde yeni versiyonuyla karşımıza getirildi. TNT kanalında yayınlanan yapımın şu an 3.sezonu devam etmektedir. Peki vakti zamanında dedelerimizin bile heyecanla izlediği, dillere pelesenk olan Dallas’ı biraz inceleyelim. Nedir bu Dallas yahu?
Dallas daha en baştan açık konuşmak gerekirse gerçekten pembe dizi. Hatta ve hatta eski versiyon için akşam vakitlerinde yayınlanan ilk pembe dizi bile denebilir. İlk 2 bölümü izleyerek ne demek istediğimi açık bir şekilde anlayabilirsiniz. Genel konsept itibarıyla da Ewing soyadını taşıyan ailenin karmaşık aile içi ve dışı güç savaşlarını, çeşitli entrikaları ve olayları anlatıyor. Tabi bu kadarla da sınırlı değil. Tam da bu noktada konuya gireyim;
Ewing ailesini Dallas’ta bırakalı geçmiş 20 yıl… O dönemin çocukları büyüyüp kocaman adamlar olmuş iken, eskilerse artık yaşlarını başlarını almışlar. Ailenin kalesi Southfork arazisi yıllardır Bobby Ewing‘in kontrolünde. Bobby, ölmeden önce annesine verdiği sözü tutarak araziden petrol çıkarmayı durdurmuştur. Bu süre içinde yeniden evlenmiş, bir ailesi ve kendince mutlu bir hayata kavuşmuştur.
TV tarihinin açık ara en sevilen kötüsü J.R. Ewing ise dizinin başında rehabilitasyonda kalan birisi olarak karşımıza çıkıyor. Bir süredir eski hayatından elini eteğini çekmiş ve yıllar önce ayrıldığı eşi Sue Ellen, şimdilerde güçlü bir iş kadını ve valilik için yarışmaktadır. Babasına karakter olarak tipe tip benzeyen John Ross‘un ise yaşamı, babası yanında değilken, annesinin sevgisinden uzakken ve çoğunluğu Southfork‘ta amcasıyla yaşarken geçmiştir. İşte bu hayatlar Bobby’nin üvey oğlunun şehre ve eve dönmesi ile birlikte hareketleniyor ve değişime uğruyor.
